25 Ocak 2011 Salı

BU ŞEHRİN HAMMEDDESİ ÇİMENTO-DEMİR-TUĞLA MI? YOKSA OLAĞANÜSTÜ BİR ENERJİ HAREKETİ Mİ?


Atomu oluşturan parçacıkların kendi eksenleri etrafında olağanüstü bir hızla dönüşlerine "spin" denilmektedir. Parçacıkların spin hareketi ilk kez 1925 yılında farkedildi ve bu dönüş "Pauli Dışlama İlkesi" olarak anılmaya başlandı. Bu ilkeye göre, iki benzer parçacık aynı duruma sahip olamazlar, yani belirsizlik ilkesinin tanımladığı sınırlar içinde hem aynı konumda, hem de aynı hızda bulunamazlar. Bu kuralı şu şekilde açıklayabiliriz: Atom son derece ufak bir yapıdır ve o ufak yapının içinde de çok karmaşık bir trafik vardır. Eğer bu yapıyı oluşturan birbirine benzer parçacıklar aynı hızda ve aynı yönde hareket etselerdi ne olurdu, bir düşünelim:

Önce, protonu oluşturan 3 kuarkı ele alalım: 3 kuark aynı anda, aynı hızda ve aynı yönde hareket ettikleri takdirde, artık 3 kuark diye bir şey kalmaz, hepsi de tek bir kuark halini alırlar. Böyle bir durumda da protonların oluşması mümkün olmaz ve çekirdek, yani dolayısıyla atom oluşamaz. Çünkü kuark bir enerjiden ibarettir. Madde gibi aynı yönde ve aynı hızda hareket eden 3 ayrı enerji olabilmesi mümkün değildir. Bunların bir şekilde birbirlerinden ayrılmaları gerekir. Bu ayırım da ancak hareket farklılıklarıyla oluşabilmektedir. Ancak bu şartla, kuarklar (enerji paketçikleri), nötronları ve protonları oluşturabilirler. Şayet, kuarkların hepsi aynı yönde ve aynı hızda hareket etselerdi, ne protonlar, ne nötronlar, ne de çekirdek oluşabilirdi. Sonuç olarak, atomlar, moleküller dolayısıyla madde varolamazdı...

Görüldüğü gibi, "spin" hareketi, şu ana kadar gördüğümüz diğer özellikler gibi evrenin oluşumunda son derece hayati bir öneme sahiptir. Prof. Stephen Hawking'in ifadesiyle;

Eğer dünya, dışlama ilkesi olmadan yaratılsaydı kuarklar, birbirinden ayrı ve kesin tanımlı proton ve nötronları oluşturamazdı. Proton ve nötronlar da elektronlarla birlikte atomları oluşturamazdı. Hepsi, oldukça düzgün, yoğun bir "çorba" oluşturmak üzere biraraya çökerdi.